Ohal sonrası KHK’lar ile ihraç edilen ve 77 gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça 23 Mayıs’ta vahşice mevcut mafya rejimi tarafından tutuklandılar. Nuriye ve Semih’in bir gece baskınıyla gözaltına alınması, cezaevinin sağlıksız koşullarında enfeksiyon kapma riskiyle karşı karşıya olmaları ve sonrasında devletin zorla besleme işkencesini kolaylıkla yapabileceği cezaevine konmaları, politik cinayet teşebbüsüdür. Bu durum sınıfımızın, proletaryanın kabul edemeyeceği canavarlıkta bir saldırganlıktır. Nuriye ve Semih’in bizim için neyi temsil ettiği herkes için açık olmalı: Nuriye ve Semih haksız ve hukuksuz bir şekilde işinden atılmış, yalnızlık içinde ölüme ve intihara terk edilmiş on binlerce emekçinin yaşamı için kavga veriyorlar. Onların cesareti bize onur veriyor, bu karanlık ülkede bize umut oluyor.
Nuriye ve Semih’in tutuklanması karşısında haklı bir öfke ve dayanışma ile sokağa çıkanlar ise rejime derin bir korku saldı. Fettullah Gülen ilişkili binlerce zengin patron, bürokrat, millet vekili ve subay serbestçe dolaşırken, tertemiz işçi, öğrenci ve entellektüellerin tutuklanması ise rejimin esas korkusunun darbe değil, yıl dönümü yaklaşan Gezi ve onun temsil ettiği toplumsal dayanışma ve eleştiri olduğu bizce açıktır.
Nuriye ve Semih’in tutuklanmasını protesto eden onurlu insanlar arasında anarşist Cem Gök de bulunuyor. Cem şimdiye kadar bütün toplumsal ve politik mücadelelerde çekinmeden ve cesurca işçi sınıfından yana tavrını koymuş bir yoldaşımızdır. Onun ve göz altında bulunan bütün diğer dostların ve proleterlerin devlet ve patronlar tarafından rehin tutulduğunu biliyoruz. İnsanlarımızı kurtarmak için ise sadece enternasyonal sınıf dayanışmasına güveniyoruz. Hiç bir hukuksal meşruiyeti kalmamış bu kokuşmuş polis rejiminden ancak birbirimize, sınıfımıza güvenerek kurtulabiliriz.
Yaşasın Sınıf Dayanışması!
Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın!
Nuriye ve Semih’e Özgürlük!
Bir yanıt yazın