İklim değişikliğine karşı “Dünya Grevi” çağrısı için takipçimiz tarafından gönderilen yazıyı paylaşıyoruz.
İklim “krizini” durdurmamız için çok az vakit kaldı, her gün bu krizle öldürmeye devam ettiğimiz yeryüzünü ve milyonlarca hayvanı öldürmemek için hemen şimdi harekete geçmeliyiz.
İnsan, iklim krizini çok büyük çabalarla örgütleyerek sofralardaki öldürülmüş bedenlerle ve endüstriyel gıdalarla tüm ekosistemi şiddetine maruz bıraktı ve bırakmaya devam ediyor. Bunun sonucu olarak hayvana, gezegene, ekosisteme yaptığımız şeyi fark edebileceğimiz bir gösterge olarak şimdi, iklim karşımızda duruyor.
Örneğin sera gazı emisyonlarının yarısından çoğunu, hayvanları rıza dışı çoğaltarak ve hayvanlardan ve yavrularından çalınan ve “hayvansal ürün” olarak addedilenleri üreterek biz gerçekleştiriyoruz. Ya da sürekli olarak insan eliyle rıza dışı suni döllenmeye/cinsel şiddete maruz bırakılıp doğurmaya ve çoğalmaya zorlanan inekler günlük 150 milyar galon metan gazı üretiyor. Benzer veriler ve kaynaklar için: http://www.cowspiracy.com/facts
Şimdi içinde bulunduğumuz durum, insanın ancak kendisine yönelik zarar dolayısıyla kriz olarak adlandırdığı “yeryüzüne ve hayvana yönelik şiddetin” görünür hale gelmesinden başka bir şey değildir. İnsanlar, kendisine yönelen zarar olarak gördüğü iklim “krizi” nedeniyle büyük bir şiddetin faili olduğunu fark etmeli. Hayvanların ve ekosistemin kaynak olarak görülüp kullanılması ile üretilen iklime ve ekosisteme yönelik bu insan şiddeti, insan için kriz olsun veya olmasın bir an önce durdurulmalıdır.
Bu metni yazan veganlar olarak ekosisteme yönelik bu yıkıcı şiddeti kriz olarak değil, insanların kolektif ve bilinçli bir şiddeti olarak görüyoruz. Yarattığımız bu durum içerisinde yine hayvanlara ve yeryüzüne maksimum zarar veriyoruz. Bu nedenle bu şiddeti, insanlara krizi imlediği için değil, yalnızca parçası olduğumuz yeryüzüne ve içine dahil olduğumuz canlılığa kaynak olarak bakmanın yanlış olması nedeniyle durdurmalıyız.
Olası sonuçlarını minimize etmeye çalıştığımız bozulmuş iklimden en çok etkilenecek varlıklar insan dışı hayvanlar olacak, yalnızca tür olarak değil, tek tek kişi statüsüne sahip varlıklar olarak. Hissetme yetisine ve bunun doğal sonucu olarak da yaşama ve istismar edilmeme hakkına sahip bu canlılara karşı sorumluluğumuz olarak veganlık, iklim krizine karşı etkili bir tercih olmanın ötesinde etik bir yükümlülüktür. Dolayısıyla hayvanların varlıklarına kaynak olarak muamele etmeye son vererek vegan olmak ekolojik tahribata karşı atılabilecek en önemli adımlardan biri olmanın yanı sıra hayvan hakları için atılması gereken ilk ve asgari adım durumunda.
Ekosisteme ve iklime yönelik tüm mücadelenin temelinde yeryüzünün özgürlüğü, hayvan özgürlüğü ve dolayısıyla veganlık olduğunu biliyoruz. İklim için, ekosistem için, iklimi etkileyen tüm insan etkinliklerini durdurmak için bağırışımız hayvanların kaynak olarak üretilip öldürülmesi, cinsel şiddete uğraması karşısındaki bağırışımızla aynıdır.
Bu nedenle ekoloji hareketinin en başta vegan olması gerektiğini ve veganların da ekoloji meselesini, hayvan haklarından ve özgürlüğünden bahsederken asla es geçemeyecekleri bir mesele olarak gündemlerine almaları gerektiğini düşünüyoruz. Bu sebeple biz veganlar olarak olarak iklim grevini kendi eylemliliğimiz olarak görüyoruz.
ŞUNU UNUTMAYALIM Kİ: VEGAN DEĞİLSENİZ, ÇÖZÜMÜN PARÇASI DA DEĞİLSİNİZ!
TÜM VEGANLARI, HAYVAN ÖZGÜRLÜĞÜ VE YERYÜZÜ ÖZGÜRLÜĞÜNÜN, İKLİM VE EKOLOJİ MÜCADELESİNİN TEMELİNDE OLDUĞUNU GÖSTEREBİLMEK İÇİN;
EKOSİSTEME SAHİP ÇIKMAK, YERYÜZÜNE SAHİP ÇIKMAK, HAYVANLARA SAHİP ÇIKMAK, İNSAN MERKEZCİ BU YAŞANTI SİSTEMİNE DUR DEMEK İÇİN 20-27 EYLÜL ARASI YAPILACAK DÜNYA GREVİNE ÇAĞIRIYORUZ
Bir Grup Vegan
Bir yanıt yazın