Bosna Hersek’in Hırvatistan sınırına yakın Bihaç’taki Lipa sığınmacı kampında 23 Aralık’ta çıkan yangının ardından 1300’den fazla göçmen barınaksız kalmış durumda. Yangının ardından göçmenlerin Bihać şehrinde bulunan Bira adlı başka bir kampa nakledilmesi ise faşistler tarafından kışkırtılan grup ve yerel yetkililer tarafından engellendi. Temel ihtiyaçları dahi karşılanmayan göçmenlerle ilgili bölgede çalışan aktivist örgütler tarafından bir bildiri yayınlandı.
İnsanlara makul bir barınma imkanı sağlamaya hazır olmayan Lipa kampında çıkan yangının ardından, göçmenlerin Uluslararası Göç Örgütü’ne ait otobüslerle Bira kampına nakledilmelerinin faşist gruplar tarafından engellendiği vurgulanan bildiride, Bihac’a yürüyerek ulaşmaya çalışan göçmenlerin ise yerel yetkililer tarafından tekrar engellendiği belirtildi. Bildiride ayrıca göçmenlerin kamplara, konaklama yerlerine ya da Bihac’taki dayanışma yapılarına erişimlerinin ve şehirdeki dükkanlara gidip kendi yiyecek ve kıyafetlerini alma haklarının olmadığı ifade edildi ve acilen harekete geçme çağrısı yapıldı.
Bildirinin tamamı şöyle:
İki gün önce 23 Aralık’ta Bosna’nın sınır kasabası Bihac yakınlarındaki Lipa kampı yandı. No Name Kitchen, SOS Balkanroute, Medical Volunteers International e.V. ve Kör Noktalar örgütleri Hareket Halindeki İnsanları acilen tahliye etmeye ve bölgede acil yardım sağlamaya çağırıyor.
Bugün Noel’de binlerce insan evsiz. Buradaki ve bölgedeki Hareket Halindeki İnsanlar için güvenlik ve sıcak barınak, hijyen, beslenme ve tıbbi bakım gibi temel temel ihtiyaçlar güvence altına alınmış değil.
Lipa, insanlara makul bir barınma imkanı sağlamaya hazır olmayan bir kamptı. Orada yaşayanlarla ne yapılacağı konusunda uzun bir süre bir anlaşmaya varılmamasının ardından, bu insani kriz için bu yangından önce ortaya konulan tek alternatif, onları Bihać şehrinde bulunan Bira adlı başka bir kampa nakletmekti. Sonuç olarak Lipa kampını yöneten Uluslararası Göç Örgütü (IOM) insanları bu kampa nakletmek istedi. Ancak gözlemcilere göre, endişeli vatandaşların yanı sıra faşist gruplar, şehirde başka bir kamp istemediklerini söyleyerek erişim yollarını kapattılar ve IOM otobüslerinin girmesini engellediler.
Lipa yangını yaşandıktan sonra, Hareket Halindeki İnsanların çoğu dün Bihac’a yürüyerek ulaşmaya çalıştı ancak yerel yetkililer tarafından tekrar engellendi. Birkaç ay önce, Hareket Halindeki İnsanların yanı sıra onları yiyecek ve kıyafetle destekleyen insanlara ve yapılara yönelik baskıyı artırdılar.
Şu anda ileriye veya geriye gidilemiyor- bu, insanların sağlığını riske atan tehlikeli bir sıkışma hali. Yani bugün Noel’de bu insanların kamplara, konaklama yerlerine ya da Bihac’taki dayanışma yapılarına erişimleri ve şehirdeki dükkanlara gidip kendi yiyecek ve kıyafetlerini alma hakları yok.
Avrupa Birliği ve üye devletleri bu felaketin mesuliyetini paylaşıyor. Harekete geçmeyerek bu insanların fiziksel ve psikolojik acılarını kabulleniyorlar. Hareket halindeki insanlar, temel ihtiyaçlara erişimleri olmadan sıkıştırılmış haldeler. Acil ve uzun vadeli perspektife sahip olan dayanışma desteğine ihtiyaçları var.
Avrupa Birliği, sözde “dayanışma değerleri” ile göçle başa çıkma konusunda yıllardır başarısız oluyor. Bugünkü gibi bir Avrupa tatilinde, ayrıcalıklı yaşam tarzımız ile dış sınırlarımızdaki acı gerçek arasındaki zıtlık katı bir hal alıyor. Dayanışma yok. İnsanlık yok. İnsan hakları yok.
Bizler No Name Kitchen, SOS Balkanroute, Medical Volunteers International ve Blindspots aktivistleri olarak bugün birlikteyiz ve şunları talep ediyoruz:
• İnsanları hemen tahliye edin!
• Acil yardım önlemleri sağlayın!
• Destek ağlarına izin verin!
• Avrupa Birliği sınırlarla ilgili insani bir karar almalıdır. Kamplar çözüm değil, yamadır.
Hemen.
Bir yanıt yazın