Fransa’da akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlara karşı başlayan, zamanla ise iktidara karşı isyana dönüşmüş olan ‘Sarı Yelekliler’in eylemleri (Gilets Jaunes) giderek farklı kesimlere yayılıyor.
Çalışma koşullarının düzeltilmesi için ve istihdamın düşürülmesine karşı birçok kentte sokaklara çıkan itfaiyecilerin ardından ambulans şoförleri de eyleme başladı.
Fransa’nın başkenti Paris’te Fransa Ulusal Meclisi’ne giden köprü yolunu araçlarıyla kapatan ambulans şoförleri, 1 Ekim’de yürürlüğe giren ‘sosyal güvenlik reformu’nun sağlık sektörüne zarar vereceğini söylüyor.
Ambulans şoförleri, sosyal güvenlik sisteminin finansmanıyla ilgili yeni yasanın 80’inci maddesi kapsamında, hastanelerin daha ucuz fiyat veren ambulanslarla çalışmaya başlayacaklarını, bunun da küçük firmaların kapanıp, büyük firmaların ayakta kalmasına yol açacağını savunuyor.
Diğer yandan Fransa Başbakanı Edouard Philippe bugün muhalefet lideriyle görüşürken, ülke genelinde öğrenciler de eylemdeydi.
Paris, Bordeaux ve Toulouse başta olmak üzere birçok kentte protesto gösterileri düzenleyen lise öğrencileri, yaklaşık 100 okul ve çevresinde ‘Sarı Yelekliler’ isyanına eklemlendi.
“Biz de diğerleri gibi ‘Sarı Yelekliler’iz” diyen ve blokaj uygulayan öğrencilere karşı göz yaşartıcı gaz ve ses bombası kullanan polis, en az yedi çocuğu gözaltına aldı.
Öğrenciler hali hazırda lise ve üniversite sistemindeki değişikliklere karşı bir süredir protesto düzenliyorlardı.
Bağımsız ve Demokratik Liseliler Federasyonu Başkan Yardımcısı Maroune Majrar, hükümetin hor görmesine karşı, ‘Sarı Yelekliler’ ile dayanışma ilan etti.
Majrar, bunun Cumhurbaşkanı Macron’a karşı ‘kolektif cevap’ niteliği taşıdığını da söyledi.
Fransa’da Ekim ayından bu yana örgütlenen ve 17 Kasım’da farklı merkezlerde yüz binlerce kişinin yollara çıkmasıyla eylemlerine başlayan ‘Sarı Yelekliler’ hareketi gündemdeki yerini koruyor.
Haftalardır devam eden protestolar Fransa’nın ‘küresel ısınma ile mücadele etmek’ adına akaryakıt zammına ve ek vergiler getirmesine karşı başlasa da zamanla hükümetin diğer politikalarından ve hayat pahalılığından şikayet eden insanların da katılımıyla genişliyor.
Sosyal medya üzerinden paylaşılan çağrılarla düzenlenen protestolar, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve hükümete karşı daha geniş çaplı taleplerle isyana dönüşmüş durumda.
Protestocular her araçta bulunması zorunlu olan fosforlu sarı yelekleri giydikleri için ise “Sarı Yelekliler” olarak adlandırılıyor.
‘Tipik bir taban hareketi’ olduğu belirtilen ‘Sarı Yelekliler’ hareketinin lideri yok ve eylemleri herhangi bir siyasi parti veya sendika örgütlemiyor.
Diğer yandan 24 Kasım ve 1 Aralık tarihlerinde eylemlerin adresi başkent Paris’in meydanları ve sokakları oldu. Reuters haber ajansına göre bu eylemler, Paris’te 1968’den beri görülen en büyük protestolar.
17 Kasım’dan bu yana süren eylemler sırasında dolaylı sebeplerle üç kişinin hayatını kaybettiği de belirtiliyor.
Ülke genelinde süren eylemlerde bin civarında kişi yaralanırken, bunlardan iki yüz kadarı polis. Protestolar sırasında yaklaşık bin 500 kişi ise gözaltına alındı. (Kaynak: Gazete Karınca)
Bir yanıt yazın